Super Farm-2

Şevket Bilen

İpekyolu Orman Meyveleri İki A.Ş.

Serik/Antalya

25.000.000 TL *(Ek fonlama olmaması durumunda)

Bu kitle fonlama projesi ile dünya standartlarındaki teknolojik yöntemlerle, yaban mersini yetiştirmek için özel olarak üretilmiş saksı, torf ve sulama sistemleri ile üretim yapan yaban mersini bahçelerinin oluşturduğu İpekyolu bahçeler zincirinin ikinci bahçesinin kurulması hedeflenmektedir.

Bu proje ile Türkiye’nin 2026 yılına kadar öngörülen 30 bin ton üretim hedefinin %20'sinin hedefleyen, İpekyolu Bahçeleri ’nin ikincisinin kurulumu hedeflenmektedir.

Super Farm-2 projesi ile üretim kalitesi yüksek, teknoloji ile izlenebilir, kalıntısız ve doğal üretim uygulamaları ile Türkiye çapında, kârlı ve lider yaban mersini üretimi yapan çiftliklerinden biri olunması hedeflenmektedir.

Super Farm-2'nin amacı;

• Üretim kalitesi,
• Yüksek teknoloji ile izlenebilir ve doğal üretim uygulamaları,
• Serik bölgesindeki bahçelerin Antalya’ya 30dk mesafede olması nedeniyle, talebin çok yüksek olduğu iç pazar olan Antalya’ya (turizmin başkenti olması nedeniyle nüfus hacmine ilave konaklayan turist sayıları ) ve ihracat noktalarına yakınlığı
• Sera üretiminin erkenci ürün olarak tanımlanan yüksek fiyat ve karlılık sunan bir dönemde Antalya bölgesinde yapılabilmesi

gibi avantajları kullanarak; önce Antalya bölgesinde, sonra Türkiye çapında, kârlı ve lider yaban mersini çiftliklerinden biri olmaktır.

Super Farm-2 ile, Şevket Bilen’in ilk girişimi olan Bilen Agro Tarım’ın da bulunduğu Antalya’nın Serik ilçesinin Sarıabalı mevkiinde yer alan, 20 dönüm büyüklüğünde arazide, örtü altında (sera) 12.000 saksı kapasitesinde, sulama ve gübreleme otomasyonu kullanılarak, yaban mersinine özel üretilmiş saksılarda, yurt içi ve yurt dışındaki tüm büyük zincir marketlerin talep ettiği boyut ve kalite seviyesinde yaban mersini yetiştirilecek bir meyve bahçesi kurulacaktır.

Kitle fonlaması kampanyası yürütülmesinin ve paya dayalı modelin seçilmesinin en önemli gerekçesi, girişimci Şevket Bilen ’in gıdanın güvenliği, sağlıklı şekilde üretilmesi ve yine tüketicilere en taze ve besin değeri yüksek olarak ulaştırması konusunda, uzun süreli pazar incelemesi sonucunda vardığı vizyon ve iş modeli tercihinin “tabana yayılan katılım üzerinden gıdamıza halk olarak sahip çıkmak” olmasıdır.

Girişimci Şevket Bilen, gıdamıza sahip çıkmanın, en kaliteli ve katma değerli tarımsal üretimi gerçekleştirmenin en önemli ön koşulunun, bu gıda üretim tesis veya çiftliklerinin, tüketiciler tarafından sahip olunması olduğunu düşünmektedir. SuperFarm-2’nin %70 ortaklık payı, çok sayıda, tabana yayılmış bir sermayedarın olacak.

Dünyada İngiltere’deki, 185.000 kitle fonlama yatırımcısı olan BrewDog gibi markalarda sıkça görüldüğü şekilde; ürün kalitesinde herhangi bir sorun olduğunda, çalışanlara haksız bir uygulama yapıldığında, tüketicilerin sahipliğindeki markalar ve gıda üreticilerinin sermayedarları hemen sürece dahil olarak, ortağı oldukları şirket ya da markadaki yanlış uygulamayı düzelttirmektedir. Çünkü orada üretilen ürünlerin kalitesi ve temizliği, hem o ürünü tüketen yatırımcıların sağlığını etkilemekte, hem de kalitesi bozulan ürünün karlılık performansı da risk altına girmektedir.

Super Farm-2 projesi, halkın ortağı olduğu, (hatta ürünlerin gerçek tüketicilerinin ortağı olduğu) gıda ve tarım üreticileri vasıtasıyla, gıdamızın kalitesini kontrol edebildiğimiz ve tüketirken, kendi yaptığımız tüketimden “artık ortağı olduğumuz markaların ürünlerini kullandıkça ve kullandırdıkça bizim de para kazandığımız” yepyeni bir gıda üretim ve tüketim mantığına sektör olarak bir dönüşümü başlatmayı hedeflemektedir.

Gıda, hem iklim krizi hem de dünya nüfusundaki artış nedeniyle, çok yakın zamanda dünyadaki en kârlı sektörlerden biri olurken, aynı zamanda artacak gıda fiyatları nedeni ile tarımsal ürünlerde de tağşiş ve sağlıksız / zehirli ürün oranının artmasının beklendiği bir pazardır. Bu tür kitlesel pay sahipliği ile yatırım alan gıda üretim şirketlerinin ortakları, şirketin tüm finansallarını, mizanını, şirket yönetim ve stok raporlarını, şirketin satın aldığı girdilerin tüm kalemlerini göreceği için, ürünlerin hangi ilaçları kullandığı, dönüm başına ne kadar kullandığı, dönüm başına ne kadar sulama yaptığı, toprağı koruyan, rejeneratif bir oranla mı sulama ve gübreleme yaptığı gibi her konuyu, şirketin bir ortağı olarak takip edecek. Bu sayede ileride en çok güven veren, ürünleri en çok tercih edilen, en şeffaf ve mahsülünü en değerli satan tarım şirketleri, kitle fonlama ile tabana yayılmış ortaklık yapıları olan çiftlikler ve markalar olacak.

Tarıma yatırım yapmak isteyen ama yöntemi konusunda net olmayan birikim sahipleri için son 30 yıldaki en verimli, yüksek katma değer potansiyeli içeren tarımsal ürünlerden birisi yaban mersinidir. Şevket Bilen bu girişimi ve bu ürün grubunu seçerek; kitle fonlama platformlarının, yatırımcılara sunduğu en temel iki gelir türünden biri olan “temettü yatırımcılığı”na kitleleri özendirmeyi, temettü potansiyeli olan bu girişimin kazancından, birçok küçük yatırımcının da pay almasını arzu etmektedir.

Girişimci Şevket Bilen, Türk insanına, tarıma girmenin, tarımla ilgilenmenin en doğru yolunun, bilmedikleri bir çiftçiliği yapmaya çalışıp, zarar ederek öğrenmek ve kimi zaman tarıma küsmek yerine; yatırımcı olarak, temettü geliri kazanırken, ürünü ve tarımı tanıyarak, Şevket Bilen ’in birikiminden de bu süreçte yararlanmak olduğunu, Super Farm-2 ve devam eden bahçe fonlama kampanyalarında kanıtlamak istemektedir.

Super Farm-2 fonlama kampanyasının süresi 30 gün olup talep edilen fonlama tutarı 25.000.000 TL’dir. Kampanyanın başarılı bir şekilde sonuçlanması halinde kampanya süresinin sona ermesini takip eden doksan gün içinde İpek Yolu Orman Meyveleri İki A.Ş isimli şirket kurularak, 20 dönüm arazi üzerinde yaban mersini üretimine başlanacaktır. Kampanyanın sona ermesinin ardından en geç 3 ay içerisinde bahçe kurulumu ile ilgili saksılar, torf ve toprak malzemeleri, sulama sistemi altyapılarının satın alımı yapılacak, bahçe kurulumu ve fide dikimi gerçekleştirilecektir.

Girişim şirketi, ilişkili tarafları ve diğer üçüncü kişilerce elde edilecek menfaatler hakkında bilgilere yer verilecektir.

Şirketin kurumsal marka adı İpek Yolu Orman Meyveleri İki A.Ş. olacaktır.

Girişimci, bugüne dek aynı bölgede Kepler Blue, Camelia Blue, Venture Blue, Suzie Blue gibi yaban mersini çeşitlerinin verimlilik araştırma ve geliştirme çalışmalarını yapmıştır. AR-GE çalışmalarını yaptığı ürünleri Super Farm-2’nin kurulacağı Serik ilçesi, Sarıabalı mevkiinde denemiştir ve en yüksek verimi aldığı, Fall Creek’in koleksiyon kategorisi türü olan Kepler Blue ile bu projeyi gerçekleştirecektir.

Yaban mersini üretiminde, maksimum kalite ve verimin dayandığı temel çiftçilik metotları dışında, aynı iklim şartları ve arazide, mümkün olan tüm olası fide cinslerinin, farklı saksı boylarında, farklı dönüm başı yoğunluk mühendisliği ile üretim AR-GE’sinin yapılmış olması, çiftçilik faaliyetinin en riskli noktası olan öngörülemezlik unsurunun minimize edilmesine yardımcı olmaktadır.

Girişimci, kitle fonlama ile kurulan Super Farm 2 öncesinde, iki yılı aşkın sürede, Super Farm-2 ile aynı lokasyonda, bu projenin maliyetlerine yansımayan, çok yoğun ürün uygunluk testlerini ve otomasyona dayalı sulama, gübreleme, bitki takibi ve sensörlerle veri toplama altyapısı AR-GE’sini NNBerry girişimi sürecinde tamamlamış olarak, siz yatırımcılarımızın karşısına çıkmıştır.

Ürün yetiştirme ve pazarlama sorumlulukları Girişimci’de olacaktır. Girişimci ayrıca proje başlangıcından itibaren 10 (on) yıl sürmesi planlanan yaban mersini üretim faaliyetinde; fide temini, ek bahçe kurulumu, sulama ve gübreleme otomasyon alt yapısının kurulum ve işletimi diğer çiftçilik faaliyetlerini organize edilmesinden işletme süresi boyunca sorumlu olacaktır.

Projenin ürün çıktısı, hacim olarak yıllar bazında şu şekilde gerçekleşecektir:

Bu hedefin negatif yönde değişmesine yol açabilecek sebeplere örnek olarak; iklim koşullarındaki negatif senaryolar ile oluşacak verim kaybı ve piyasa koşullarındaki gelişmeler ile satış fiyatında yaşanabilecek negatif yönde değişiklikler gösterilebilir.

Şu anda Türkiye’de yaban mersini yetiştiriciliği yapan hiçbir çiftçi, bir diğerine rakip değildir. 2021 yılından bu yana, dünyadaki tüketimin artışı üzerine, iç talepteki artışın da eklenmesi ile, yaban mersini üreticileri, doğru ve kaliteli ürün ürettikleri sürece, alıcı ve pazar bulma konusunda hiçbir risk ve zorluk bulunmamaktadır.

SuperFarm 2’nin rakibi olarak tanımlanabilecek markalar; Türkiye’de sınırlı bir alanda sera üretimi yapan yaban mersini üreticileri ve uygun türlerle üretim yapan erkenci ürün çıkaran açık havada saksıda üretim yapan bahçelerdir. Bu tanıma giren rakiplerin 50 dönüm ve üzeri büyüklükte üretim yapanları genellikle Antalya yöresinde yoğunlaşmaktadır.

Antalya yöresindeki üreticiler güneyli türlerin üretimini yapmakta ve erkenci (fiyat olarak katma değeri daha yüksek olan) hasatlarını seralardan almaktadır.

Super Farm 2’nin de bulunduğu güney bölgelerinde Şubat-Mart-Nisan-Mayıs sezonunda ürün alınabilmekte, ürünün nispeten yüksek fiyatla satılabildiği mevsimde pazara girilerek, ağırlıklı olarak Güney Amerika, Kuzey Afrika ve Güney Avrupa ile rekabet dilmektedir. Bu dönemde uçak kargo ile özellikle Kazakistan, Rusya, Endonezya, Malezya ve Körfez (Orta Doğu) ülkelerinden yüksek talep gelmektedir.

Türkiye’de şu anda, ülke olarak rahatlıkla ulaşabileceğimiz 100.000 ton hedefinin 7’si seviyesinde olmamız nedeniyle, her ne kadar teknik olarak “rakipler” olarak tanımlansa da yaklaşık 10.000 dönüm toplam yaban mersini ekili alanı, ortalama 40 dönüm üzerinden değerlendirdiğimizde 200 ila 300 yaban mersini bahçesi bulunduğu varsayılabilir. Bu rakam Türkiye iç pazarının talebi dikkate alındığında bile çok yetersiz bir üretim hacmini tanımladığı için, pazarda bir satış rekabeti olduğu söylenemez. Şu anda yerli üreticiler üretimlerinin 100%’ünü kolaylıkla tarladan zincir marketlere, ihracatçı şirketlere, online marketlere, doğrudan son tüketicilere satabilmektedir.

Super Farm-2’nin tüm bahçeler zinciri bazında satış hedefi ağırlıklı olarak yurtdışı olduğu için, iç pazar rekabetinden neredeyse hiç etkilenmemektedir.

Önümüzdeki 5 yılda, Super Farm 2’nin erkenci hasat stratejisi dahilinde temel yurtdışı rekabet bölgeleri ile ilişkisi şu şekilde özetlenebilir:

• Her yılın Şubat ayında Güney Amerika’dan gelen son ürünlerin hemen hemen tamamı Hollanda Limanlarına inmekte ve buradan dağıtılmaktadır. Güney Amerika ülkeleri tarafından gönderilen bu ürünlerin Hollanda üzerinden dağıtılıyor olması girişimci şirket açısından önemli bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Zira, kurulacak şirketin de hedef pazarları içinde olan Endonezya, Malezya, Orta Doğu ve Rusya Türkiye’ye göre Hollanda’ya daha uzak coğrafi konumdadır. Bu nedenle Güney Amerika menşeili ürünlerin lojistik maliyetleri Super Farm 2 ürünlerine göre çok daha yüksek olacaktır. Ayrıca söz konusu ürünler tazelik ve raf ömrü olarak da Super Farm 2 ürünleri ile rekabet edebilir durumda değildir.
• Her yılın Ocak – Mart döneminde Orta Doğu, Asya Ülkeleri ve Rusya’dan gelen talepler ülkemiz açısından mevsim geçişi fırsatı yaratmaktadır. Mart ayında ürün çıkarabilen İspanya ve Şubat başında ürünleri biten Güney Amerika’dan kalan boşluğu Türkiye’nin erkenci üretiminden daha kolay doldurabilecek başka bir coğrafya bulunmamaktadır.
• Her yılın Mart sonrasında AB talepleri oluşmaktadır.

Yüksek verimlilikte üretim, son tüketiciye en yakın noktadan satış yaparak, kg başı kârlılığı maksimize edecek bir satış modeli ile, yurtiçi satış sonrası Orta Doğu, Rusya, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, Malezya, Singapur gibi orman meyveleri talebinin yüksek olduğu pazarlara satış yapabilmek için sağlanması gereken koşullar şunlardır:

• Gelişen pazarlar ve büyük zincir marketlerin olmazsa olmaz olarak gördüğü ilaçsız, temiz ve kabul edilebilir meyve büyüklüğünde yaban mersini üretimi,
• Yılın minimum 7-8 ayında aynı kalitede ürünü sağlayabilmek (bu konuda, yalnızca bu girişim değil, İpek Yolu Bahçeleri yatırım serisi ile bu gereksinim tamamlanmaya çalışılmaktadır),
• Kaliteli, sürdürülebilirlik standartlarına uygun ve hijyenik paketleme

Bu kitle fonlama projesi ile Türkiye’nin, teknolojik, dünya standartlarında, yaban mersini yetiştirmek için özel olarak üretilmiş saksı, torf ve sulama sistemleri ile üretim yapan yaban mersini bahçelerinin oluşturduğu bahçeler zincirine katkı sağlayarak, Türkiye’nin 10 yıl içinde üretmesi hedeflenen 150 bin ton üretiminin, %20’sinin gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir.

Super Farm 2 yaban mersini girişiminin stratejik hedefi, erkenci ürünlerin yaklaşık 6 Euro ve üzeri toptan fiyatlara satılabildiği, dünyadaki en çok üretim yapılan ülkelerin üretim takvimleri arasında geçiş dönemi olan şubat ve mart aylarında piyasaya ürün sunarak, hali hazırda üretim yaptığı NNBerry ile müşteri talebini test ettiği Dubai, Katar, Rusya, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, Malezya, Singapur pazarlarına satış yapmaktır.

Bu pazarlara hava kargo ile gününde toplanan yaban mersini satışını mümkün kılan avantajlar şunlardır:

• Coğrafi yakınlık,
• Karadan ve havadan (THY Air Cargo) soğuk zincir lojistik yetkinliğini üst düzeyde olması,
• Üretim maliyetlerinin düşüklüğü ve ülkemizin son yıllarda elde ettiği paketleme ve ürünleştirme yeteneklerinin gelişmiş olması,
• Tüm AB, Orta Doğu ve Rusya pazarına ortalama 9 gün karayolu ile, daha kısa sürede Turkish Cargo taşımacılık yetkinliği ile ürün ulaştırabilmemiz,
• Avrupa’da saatlik 10 ABD Doları olan hasat işçiliği maliyetinin ülkemizde 2,5- 3 dolar seviyesinde olması,
• Ülkemizin iklim uygunluğu ve üretim sezonunu uzun kılan enlem derinliği
• Nedenleri ile Türkiye, superfoods kategorisindeki[1]en popüler ürünlerden biri olan yaban mersininin dünyadaki yeni merkezi olmaya en güçlü aday ülkedir.

  THY Hava Kargo ile Avrupa’nın en uzak pazarı İngiltere’ye dahi Türk Hava Yolları verilerine göre 5 saatte ürün gönderebilme avantajımız, pandemi sonrası AB işgücü piyasasının, Türkiye’ye göre 3 ila 4 kat daha maliyetli duruma gelmesi nedeniyle maliyet olarak da Türk yaban mersini üreticilerinin elini güçlendirmiş durumdadır.

Yine Şevket Bilen tarafından kurulmuş olan NNBerry markası altında tecrübe edilen üretim, ürünleştirme, markalama ve satış stratejisi ile Super Farm ile başlayan yaban mersini bahçeleri ağının, Türkiye’nin 2026 yılına kadar öngörülen 30 bin ton üretim hedefinin %20'sini üreten ve yurtdışı pazarlara doğrudan ya da gıda distribütörleri üzerinden satış yapabilen bir tedarik merkezi olması hedeflenmektedir.

Super Farm-2, yaban mersini bahçeler zinciri stratejimizin, erkenci ürün parasını oluşturmaktadır. Yılın 8 ayı taze yaban mersini üreterek, Türkiye ortalama kg başına kârlılığına kıyasla, %50’den daha yüksek bir kârlılık ile satış yaparak, yatırımcılarına yatırım fırsatı sunmaktır.

Dünyada yaban mersini başta olmak üzere tüm orman meyvelerinin tüketimi son 10 yılda çok hızlı bir artış trendi göstermektedir. Aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere, ABD pazarında orman meyveleri pazar büyüklüğü 2018’den 2022 yılına kadar geçen sürede %40 artarken, elma, üzüm, kiraz, mandalina, kavun, muz ve avokado pazarlar büyüklükleri aynı kalmakta ya da yalnızca %10 seviyesinde artış göstermektedir. Dünyadaki tüm ülkelerde, aşağıdaki ABD perakende meyvelerin market satış raporlarında görünen, “antioksidan ve antosiyanin zengini gıdaları tüketme” yönünde bir trend gözlemlenmektedir:

Hollanda’nın kooperatifçilik kökeninden gelen, tarım ve gıda sektörüne finansal çözümler sağlayan dünyanın en büyük finansal kurumlarından Rabobank’ın raporuna göre, önümüzdeki 5 yıl içerisinde ABD’de kişi başı yaban mersini tüketimi 1,2 kg’dan 1,5 kg’a AB’de iki katına, Çin’de ise 3 katına çıkacaktır. Dünyada başka hiçbir tarımsal üründe bu kadar geniş coğrafyada bu kadar hızlı bir tüketim artışı beklenmemektedir.

(BİLGİ: https://www.freshfruitportal.com/news/2022/11/15/blueberry-availability-expanding-globally-rabobank/)

• Yaban mersini başta olmak üzere orman meyvelerinin besin değerlerinden dolayı en sağlıklı ve faydalı gıda grubu olarak kabul edilmektedir. Yaban mersini, tüm dünya tarafından “superfoods” olarak tanımlanan ilk on üründen biri sayılmaktadır.
• Yaban mersininin, kanser ve demans gibi çağımızın yaygın ve çözümü zor olan hastalıklar başta olmak üzere, birçok hastalığın tedavisinde doktorlar ve tıp uzmanları tarafından tüketimi önerilmektedir. Bu konuda birkaç uluslararası sağlık yayınına referans vermek tüm yatırımcı adayları için objektif bakış açısı geliştirebilmeleri açısından faydalı olacaktır.*
• Orman meyveleri grubu içerisinde raf ömrü en uzun olan ve her türlü doğa ve iklim koşullarına uyum açısından en güçlü, en geniş coğrafyada yetiştirilebilir meyve türü olması.

1980’li yıllarda orta üst gelir grubunun satın alabildiği, çok pahalı bir meyve olan muz, 2000’li yıllarda ülkemizde de (Antalya yöresinde) sürekli olarak yetiştirilmeye başlanmış ve tatlı, pastacılık, süt ürünleri, kurutulmuş gıda gibi birçok alanda kullanımı artarak, çok büyük bir pazar büyümesi yaşamıştı. Yaban mersini, şu anda 1980 yılındaki muz ile benzerlik göstermektedir. Yaban mersini, 1980- 2000 arasında muzda yaşanan pazar genişlemesinin bir benzerini kaçınılmaz şekilde yaşayacak gıdalardan biri olarak görülmektedir.

*Bilgi:

• https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2850944/#:~:text=This%20body%20of%20pre%2Dclinical,adults%20at%20risk%20for%20dementia
• https://www.aicr.org/cancer-prevention/food-facts/blueberries/
• https://www.nfcr.org/blog/national-blueberry-month-health-benefits-and-cancer-prevention/

Bu pazarlarda en güçlü olan yapı, Amerika kıtasındaki üretiminin büyük kısmını elinde bulunduran, dünyanın onlarca ülkesinde 450’den fazla üreticiye sözleşmeli üretim yaptıran ve hiçbir aracı olmadan marketlere direkt satış yaparak, maksimum karlılıkta ve tazelikte ürün tedariği konusunda rakipsiz olan Driscoll’s şirketidir. Driscoll’s şirketinin etkin olduğu Amerika kıtası da toplam dünya yapan mersini üretiminin %54’ünü gerçekleştirmektedir.

Dünya yaban mersini üretimi 2010 yılından 2022 yılına kadar olan sürede 439.000 tondan 1.8 milyon tona ulaşarak, %400 artmıştır. Türkiye ise henüz yalnızca 7.000 ton üretim kapasitesine (dünya üretiminin %0,39’u) sahiptir. Bu toplam üretim hacmi, iç Pazar tüketiminin dahi çok altındadır ve bu nedenle yaban mersinin Türkiye iç pazarında da satılamama riski çok düşüktür.

İç pazara ek olarak, yaban mersinini en yüksek fiyat seviyelerinde talep eden yanı başımızdaki Orta Doğu pazarında, aşağıdaki tabloda görüleceği üzere Türkiye’nin mevcut hacmine dahi yaklaşan hiçbir ülke bulunmamaktadır. Bu ülkelere, Rusya, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri de eklendiğinde, özellikle erkenci ürünlerin Pazar bulma olanağı çok yüksektir. Super Farm 2'nin hasat döneminde Güney Amerika sezonu sona ermekte ve yüksek hacimli İspanya’nın üretimi henüz başlamaktadır.

Yukarıdaki tabloda yer alan IBO (Uluslararası Yaban mersini Birliği) 2022 raporuna göre, 2021 yılında 500 hektar olan toplam yaban mersini üretim alanı büyüklüğümüz,2022 yılında 600 hektar iken Haziran 2023’te ise 1.000 hektara ulaşmıştır.2021’den 2023 yılına kadar geçen sürede, 2021 yılında 3.700 ton olan üretimimiz, 7.000 tona ulaşmıştır.*

Bu rakamı, rekabet ettiğimiz diğer Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa ülkeleri ile karşılaştıracak olursak; Doğu Avrupa ülkelerinden Polonya ile aramızdaki fark uzun yıllarda kapanabilecek boyutta açılmış olmakla birlikte, diğer tüm Doğu Avrupa ülkelerinin, bizim 5 yıllık büyüme planlarımızla rekabet edemeyeceği IBO’nun 2022 sektör raporu verilerine dayanarak açıkça görülmektedir:

(* https://www.internationalblueberry.org/assets/uploads/2023/07/Halit-Duran_Turkish-Blueberry-Industry.pdf )

Türkiye’nin mevcut üretimini Batı ve Orta Avrupa ülkeleri ile kıyasladığımızda ise yine IBO 2022 sektör raporuna göre şu tablo ortaya çıkmaktadır:

Yunanistan, güneyli çeşitler yetiştirme açısından uygun iklime sahip olmasına rağmen, henüz oyuna girmemiş olmakla birlikte, İtalya’yı kısa sürede katlayarak geçebilmemiz (8+ ay boyunca üretim avantajımıza dayanarak), Portekiz’i birkaç yıl içerisinde yakalayabilmemiz, önümüzdeki 4-5 yılda ise Fas’ı geride bırakmamızın mümkün olduğu gözükmektedir.

Dünyada tüketimin en çok büyüdüğü bölgeler arasında AB, Birleşik Krallık ve Çin başı çekmesine rağmen, dünyanın en büyük yaban mersini üreticileri ABD, Kanada, Meksika, Peru, Şili ve Çin toplam global yaban mersini üretiminin %75’inden fazlasını gerçekleştirmektedir.

Aşağıdaki TradeMap raporundaki ihracat yapan ülke büyüklüklerine bakıldığında, yanıbaşımızdaki AB pazarı da dahil olmak üzere dünyadaki yaban mersini ithalatının çoğu, binlerce kilometre uzaklıktaki Orta, Güney ve Kuzey Amerika ülkelerinden yapılmaktadır.

AB bölgesine en yakın, ilk 10 yaban mersini ihracatçısı içerisine girebilen diğer ülkeler ise İspanya, Polonya ve Fas’tır. Hollanda Dışişleri Bakanlığının bağlı CBI’nın verilerine göre Avrupa bölgesindeki en büyük iki pazar Almanya ve Birleşik Krallık’tır. Tüketimin en çok yoğun olduğu ve en büyük alıcıların konumlandığı pazar yanıbaşımızdaki Avrupa ülkeleri olduğu halde, dünya üretiminin %75’inin Çin ve Amerika kıtasında olması, büyük oranı taze tüketilen bu ürün için Türkiye’ye büyük bir fırsat sunmaktadır.

Bu fırsat nedeniyle yine CBI verilerine göre son yıllarda üretim kapasitesi olarak atak gerçekleştiren Fransa, İtalya, Almanya ve Doğu Avrupa ülkelerinin, Türkiye’ye kıyasla çok kısa bir sezonda ürün sağlayabilmeleri gibi çok önemli bir dezavantajı bulunmaktadır.

Ülkemizde, Şili, Peru, Meksika, Çin ve ABD ile birlikte, yılın en az 8 ayında, Antalya’nın güneyinden başlayarak, Karadeniz’e kadar uzanan bölgede birçok farklı türde yaban mersini üretimi yapabilmektedir.

Bu avantajın yanında, Polonya, Romanya, Ukrayna gibi yaban mersini üretiminde bizim önümüzde olan Doğu Avrupa ülkeleri ve İspanya, İtalya, Portekiz gibi Akdeniz Avrupası ülkeleri ile karşılaştırılamayacak hacimde tarıma uygun alan büyüklüğü ve iklim uygunluğunu eklediğimizde, Türkiye, Amerika kıtası ülkeleri dışında yılın 8+ ayında AB, Endonezya, Malezya, Rusya ve Orta Doğu ülkelerinin ihtiyacını karşılayacak yaban mersini üretimini yapabilecek ve Avrupa pazarının tüm ihtiyacına cevap verebilecek tek ülkedir.

Aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere, 2012/13 yıllarına göre yaban mersininin AB’ye ithalatı 6 kattan daha fazla artış göstermiştir. Tüm AB pazarı, AB içi ve çevresi üretimin Portekiz, Kuzey Afrika, İspanya, Polonya, Romanya gibi ülkelerde hızla artmasına rağmen, 27 AB ülkesi halen tükettikleri yaban mersininin yarısını AB dışından satın almaktadır. Eylül - Ekim ve Mart - Nisan - Mayıs aylarında planlanacak erkenci ve geç türler ile, AB’den elde edilecek ihracat hacmi ve karlılığı, daha da yükseltilebilir.

Dünya rekabetinde en bilinen ve büyük olan satıcılardan biri Driscoll’s’tür. 10’dan fazla ülkede 450’den fazla orman meyvesi çiftliğinde, yüzlerce farklı üreticiyle birlikte kurduğu bahçeler ağı ile dünyanın en büyük orman meyveleri satıcılarından biri olarak, ABD pazarında toplam yaban mersini pazarının %40’ını, ahududu pazarının %80’ini elinde bulundurmaktadır. Türkiye’nin, bu tür yapıların Avrupa pazarı için en yakın tedarik bölgesi olması, Super Farm ve ülkemizdeki tüm yaban mersini üreticileri için çok önemli bir fırsattır.

Amerika kıtasının, birden çok ülkede yaban mersini dahil tüm orman meyvelerini üreten ve ticaretini yapan diğer büyük oyuncusu da dünya yaban mersini pazarının %25’ini elinde bulunduran ve 37 ülkede satış yapan Hortifruit’dür. Bu global üretim ve satış ağlarına, Super Farm-2 gibi bundan sonra da kitle fonlama üzerinden yatırımcılara açılmaya devam edilecek yaban mersini bahçelerimizle birlikte, tek bir noktadan ürün sağlayarak, hem yüksek hacimde sürdürülebilir hem de karlılığı yüksek satış yapılacaktır.

Şevket Bilen Antalya’ nın Serik ilçesinde, NNBERRY markasıyla 2021 yılından itibaren Yaban Mersini ve Ahududu yetiştiriciliğine ve satışına başlamış, 2021 yılı itibarıyla yaban mersini başta olmak üzere aşağıdaki 2 orman meyvesinin de üretimini yapmaya devam eden bir tarım girişimcisidir.

• Blueberry / Yaban Mersini
• Raspberry / Ahududu

Şevket Bilen, şu anda sahibi ve işletmecisi olduğu Bilen Agro Tarım bünyesinde, 25 dönümde, yüksek tarım teknolojisi yöntemleri uygulayarak yaban mersini bitkisi yetiştirmektedir. 2023 yılı (Şubat-Haziran hasat dönemi) içerisinde 30 ton üzerinde yaban mersini hasadı gerçekleştirmiştir.

Şevket Bilen, yüksek tarım teknolojisi kullanarak Türkiye ortalamasının çok üzerinde bitki başına verim seviyesine ulaşmasının ardından, yetiştiricilik ve özellikle yüksek pazarlama performansının nasıl sağlanabileceği konusunda edindiği deneyim ile; 3 yıl içerisinde 30 dönüm açık alan üretiminin, 12 dönümünü seraya dönüştürmüştür. Bu sera dönüşümü sayesinde, şubat ve mart aylarında, yaban mersini kg başı satış ve karlılığının en yüksek olduğu dönemde piyasaya ürün sunabilmiştir.

Elde ettiği bu üretim ve pazarlama bilgi birikimini, çok daha büyük ölçekte bir finansal katma değere dönüştürmek amacıyla, kitle fonlama aracılığı ile ikinci bahçesi olan Super Farm-2’yi hayata geçirmeye karar vermiştir.

Super Farm-2'nin amacı:

• Üretim kalitesi,
• Yüksek teknoloji ile izlenebilir, kalıntısız ve doğal üretim uygulamaları,
• Serik bölgesindeki bahçelerin Antalya’ya 30dk mesafede olması nedeniyle, talebin çok yüksek olduğu iç pazar olan Antalya’ya (turizmin başkenti olması nedeniyle nüfus hacmine ilave konaklayan turist sayıları ) ve ihracat noktalarına yakınlığı
• Sera üretiminin erkenci ürün olarak tanımlanan yüksek fiyat ve karlılık sunan bir dönemde Antalya bölgesinde yapılabilmesi

gibi avantajları kullanarak; önce Antalya bölgesinde, sonra Türkiye çapında, kârlı ve lider yaban mersini çiftliklerinden biri olmaktır.

Super Farm-2 yaban mersini bahçesi bahçesi, Türkiye’nin ürün satış potansiyeli, tarladan ürün satış fiyatı ve karlılığı en yüksek olan iki sezonu olan şubat – mart ve eylül – ekim aylarından birinde ürün hasat edeceği için, sezon boyu en yüksek olan fiyattan satış yapılması hedeflemektedir. Finansal iş planında da inceleyebileceğiniz gibi, kg başı satış fiyat ortalamasının 6 Euro olması hedeflenmiştir. Bu satış fiyatı seviyesi 2023 yılında yerel pazarda şubat ve mart aylarında gerçekleşmiş (doğrulanmış) bir hedeftir.

Kitle fonlama kampanyasının başarılı sonuçlanması halinde kurulacak girişim şirketimiz, farklı kanallardan satış yaparak, maksimum kg başına karlılık hedefini gerçekleştirecektir:

• Türkiye’deki online ve fiziksel marketlere direkt satış
• Yurt dışı yaş meyve sebze distribütörlerine toptan ürün satış
• (Akdeniz Bölgesi otelleri ve restoranları başta olmak üzere) Horeca ve ev dışı tüketim kanalına, otel ve restoran zincirlerine doğrudan satış